Duygusal açlık, duygusal ihtiyaçların karşılanamaması sonucu ortaya çıkan duygusal boşlukların veya zorlukların besin tüketimiyle doldurulma eğiliminde olduğu durumdur.
Bu durum gerçek fiziksel açlıktan farklıdır ve genellikle stres, üzüntü, yalnızlık gibi duygusal durumlarla ilişkilidir. Kişide bu gibi durumlarda kendini rahatlatmak veya duygusal boşluklarını doldurmak amacıyla aşırı yemeye yönelme isteği ile kendini gösterir. Bu tehlikeli durum, besin tüketimi ile duygusal rahatlama arasında bir bağlantı oluşturabilmekte ve zamanla obezite ve sağlık sorunlarını da beraberinde getirmektedir.
Duygusal açlık ile hormonlar arasında bir ilişki var mı?
Aralarında karmaşık bir ilişki bulunmaktadır. Stres ve duygusal durumlar, hormonal dengenin değişmesine neden olarak besin tüketimini etkilemektedir. Stres durumlarında, vücut kortizol adı verilen bir stres hormonunu salgılar. Kortizol, açlık hissini artırarak özellikle karbonhidratlı ve şekerli yiyeceklere yönelme eğilimi yaratır. Bu durum, duygusal açlığın en önemli nedenlerinden biridir çünkü insanlar stresle baş etmek için sıkça bu tür yiyeceklere yönelmeyi tercih ederler. Ayrıca, duygusal durumlar serotonin ve dopamin gibi “kendini iyi hissetme” hormonlarının salınımını da etkilediğinden, kişiler bu hormonların düzeylerini artırmak için atıştırma yoluyla kendilerini ödüllendirebilirler. Bu durum, uzun vadede sağlıksız beslenme alışkanlıklarına yol açacaktır. Duygusal açlık ve hormonlar arasındaki bu etkileşim, hem zihinsel sağlığın hem de fiziksel sağlığın önemli bir parçasıdır. Bu nedenle, duygusal sağlığı güçlendirmek ve beslenme alışkanlıklarını dengede tutmak için stresle baş etme ve sağlıklı beslenme stratejileri geliştirmek önemlidir.
Peki, mutlu veya mutsuz olduğumuzda nasıl besleniriz?
Mutlu olduğumuzda yemek yeme davranışları kişiden kişiye değişebilir, ancak genelde şu şekillerde ortaya çıkmaktadır.
Daha Yavaş Yeme: Genellikle yemekleri daha yavaş yemeye ve tadını çıkartmaya odaklanırız.
Sağlıklı Tercihler: Mutlu olduğumuz durumlarda sağlıklı ve besleyici yiyecekleri tercih etme olasılığımız artmaktadır.
Sosyal Paylaşım: Mutlu anlarda aile ve arkadaşlarla bir araya gelip yemekleri paylaşmak, mutluluğumuzu artırabilir.
Mutsuz olduğumuz durumlarda yemek yeme alışkanlıkları kişiden kişiye değişmekle birlikte bazı insanlar stres, üzüntü veya endişe anlarında yemek yeme eğiliminde olabilirken, bazıları da iştahlarını kaybedebilir.
Duygusal Yeme: Mutsuz olduğumuzda bazı insanlar bu duygusal durumla başa çıkmak için yemeye yönelebilirler. Bu daha çok sağlıklı olmayan besinlere yönelme şeklinde olmaktadır.
Azalmış İştah: Bazı insanlar stres veya üzüntü anlarında iştahlarını kaybedebilir ve yemek yeme konusunda isteksiz olabilirler.
Sağlıksız Tercihler: Mutsuz anlarda, bazı insanlar sağlıklı beslenme alışkanlıklarından uzaklaşarak fast food veya şekerli yiyeceklere yönelmektedir.
Duygusal açlığı önlemek için aşağıdaki stratejileri düşünebilirsiniz.
Duygusal Farkındalık: Kendinizi tanımak ve duygusal durumlarınızın farkında olmak, duygusal açlıkla başa çıkmanın ilk adımıdır.
Duygusal Destek: Duygusal ihtiyaçlarınızı karşılamak için başkalarından destek almak önemlidir. Aile, arkadaşlar veya bir terapist ile duygusal konuları paylaşmak duygusal açlıkla baş etmeye yardımcı olabilir.
Alternatif Aktiviteler: Duygusal açlık hissettiğinizde yeme yerine başka aktiviteleri tercih etmek, örneğin kitap okuma, yürüyüş yapma veya meditasyon gibi rahatlatıcı aktiviteler, duygusal ihtiyaçlarınızı karşılamanın alternatif yolları olabilir.
Sağlıklı Beslenme Alışkanlıkları: Dengeli ve sağlıklı bir beslenme düzeni kurmak, vücudunuzun gerçek fiziksel açlık sinyallerine daha iyi tepki vermesine yardımcı olabilir. Yeterli protein, lif ve sağlıklı yağları içeren bir diyet, enerji seviyelerinizi dengede tutabilir.
Stres Yönetimi: Stres yönetimi teknikleri, duygusal açlığı önlemeye yardımcı olabilir. Yoga, meditasyon, derin nefes alma egzersizleri gibi teknikler, stresle baş etmenin etkili yollarındandır.
Duygusal Açlığı Tanıma: Duygusal açlığı tanımak ve gerçek fiziksel açlıkla karıştırmamak önemlidir. Gerçekten aç hissetmediğinizde yemek yemek yerine duygusal ihtiyaçlarınıza odaklanmak, sağlıklı bir denge oluşturabilir.
Unutmayın ki herkesin duygusal açlıkla baş etme yolları farklıdır. En uygun stratejileri bulmak için kişisel denemeler yapabilir ve ihtiyaçlarınıza en iyi gelen yöntemleri belirleyebilirsiniz.
Başkent Üniversitesi Alanya Uygulama Ve Araştırma Merkezi Beslenme ve Diyetetik Bölümü
Dyt. Selin AKALIN